(Minghui.org) 26 Haziran, Birleşmiş Milletler Uluslararası İşkence Mağdurlarına Destek Günü’dür. 22 Haziran 2024 sabahı Yeni Zelanda'daki Falun Gong uygulayıcıları egzersizleri yaptılar ve insanlara Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) sürdürdüğü zulmü anlatmak için Auckland şehir merkezindeki Elizabeth Meydanı’nda bir miting düzenlediler.

İnsan hakları avukatı Kerry Gore ve Finlay Smith mitingde desteklerini ifade etmek için konuştular. Uygulayıcılar ve demokrasi aktivistleri ÇKP tarafından nasıl zulüm gördüklerini ve yaşadıkları işkenceyi anlattılar.

Uygulayıcılar, 22 Haziran 2024'te Auckland şehir merkezindeki Elizabeth Meydanı'nda egzersizleri yaptılar.

Uygulayıcılar, ÇKP'nin yaptığı işkence ve zulmü barışçıl bir şekilde protesto etmek için şehir merkezindeki Queen caddesi boyunca yürüdüler.

Uygulayıcılar saat 13.00'te Tian Guo Bando Takımı liderliğinde şehir merkezindeki Queen caddesi boyunca yürüdüler. Birçok kişi miting ve geçit töreni aracılığıyla zulüm hakkındaki gerçekleri öğrendi ve uygulayıcıların Çin'de yaşanan zulümlere karşı 25 yıldır süren barışçıl protestolarına desteklerini ve hayranlıklarını ifade ettiler.

Yeni Zelanda'daki İnsan Hakları Avukatı ÇKP'yi İşkenceden Uzak Durmaya Çağırdı

Yeni Zelanda'daki insan hakları avukatı Kerry Gore, herkesin kendi adına konuşamayanlar adına konuşabilmesini umuyor.

Yeni Zelanda'daki insan hakları avukatı Kerry Gore, Falun Gong'a desteğini göstermek için mitinge geldi. Şöyle konuştu: “Bugün, 26 Haziran Birleşmiş Milletler Uluslararası İşkence Mağdurlarına Destek Günü'nü kutluyoruz. 12 Aralık 1997 tarihinde, 52/149 sayılı kararla, BM Genel Kurulu, işkencenin tamamen ortadan kaldırılması ve İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme'nin etkin bir şekilde işlemesi amacıyla 26 Haziran'ı Birleşmiş Milletler Uluslararası İşkence Mağdurlarını Destekleme Günü ilan etti.

“Bir mülteci avukatı olarak, birçok ülkeden zulümden kaçan sığınmacılara yardım ettim. Bu sığınmacıların çoğu Çin Halk Cumhuriyeti'ndendi ve öyle olmaya da devam ediyor. Çin Komünist Partisi işkenceyi yaygın biçimde kullanıyor. ÇKP aynı zamanda Çin'deki farklı gruplara zulmetme sırasında da işkenceye başvuruyor. Bu gruplar arasında demokrasi yanlısı savunucular, Çinli insan hakları avukatları, insan hakları savunucuları, ev kilisesi Hristiyanları ve Falun Gong uygulayıcıları yer alıyor ve bunlardan yalnızca birkaçı. Bu nedenle işkence, korku aşılamak, muhalifleri ezmek ve halk üzerinde güç ve kontrol uygulamak için kullanılıyor.”

Bay Gore, temel insan haklarına ve özgürlüklere saygının, sivil özgürlüklerin serbestçe kullanılmasının ve hukukun üstünlüğüne uymanın, ancak ÇKP gittiğinde gerçekleşeceğini de sözlerine ekledi. O, insanların kendi Parlamento Üyelerini, ÇKP'ye ve diğer baskıcı rejimlere işkenceden uzak durmaları yönünde çağrıda bulunmaya teşvik edebileceklerini umuyordu. "Lütfen kendi adlarına konuşamayanlar adına konuşun" dedi.

Komünist İdeolojiyi İstemiyoruz

Finlay Smith, uygulayıcılara ÇKP'nin insan haklarına karşı işlediği suçları ifşa etme cesaretleri için teşekkür etti.

Finlay Smith, sık sık halka açık etkinliklere katılan bir Yeni Zelanda vatandaşıdır. Mitingde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Çin'de komünizm bir başarısızlıktır, çünkü var olmak için insanların baskı altına alınmasına ve zulme uğramasına dayanır. İnsanlara baskı ve zorbalık yapar. Yeni Zelandalılar ne zaman bu kurbanlar için harekete geçmeye hazır olacak? Çocuğunuz okulda zorbalığa uğradığında, zorbayı görmezden mi gelirsiniz yoksa çocuğunuz için ayağa mı kalkarsınız? Üstelik bu korkutma çok uzun süredir devam ediyor.”

ÇKP'nin Yeni Zelanda hükümetine sızdığını düşünüyordu. Mevcut durum Yeni Zelandalıların da düşünmesi gereken bir sorudur: Komünist bir ülke olmak ister misiniz? Yoksa sessiz kalmayı sürdürüp sonunda komünist ideolojiye sürüklenmeyi mi tercih edersiniz?

O, “ÇKP medyayı baskıcı önlemlerle kontrol ediyor, masum insanları hapse gönderiyor, onları öldürüyor ve işkence ediyor. Bu hoş görülemez. Eğer bugün onlara sahip çıkmazsak, bir gün komünist ideoloji buralara gelecektir.” dedi.

Sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeni Zelanda'da hepimiz adına yola çıktıkları için Falun Gong uygulayıcılarına teşekkür ediyorum. En derin saygılarımı ifade etmek istiyorum. Cesaretiniz birçok Yeni Zelandalıyı geride bırakıyor. Bu dünya sahnesinde Yeni Zelanda'daki insanlar açıkça şunu söylemeli: 'Komünizmi istemiyoruz'."

ÇKP İnançlı İnsanlara Zulmediyor

Carl Brickle ve eşi Janalla, Falun Gong uygulayıcılarının harika bir iş çıkardığını düşünüyorlardı.

Yeni Zelanda'nın küçük bir kasabası olan Timaru'dan olan Carl Brickle ve eşi Janalla, Tian Guo Bando Takımı'nın gösterisini çok beğendiler. Her ikisi de Katolikti. Janalla, “Çin'de birçok kötü şeyin olduğunu biliyoruz. İkimiz de Katolikiz ve Çin'deki dini zulmün farkındayız. Ancak Falun Gong’a yapılan zulmü bilmiyorduk. ÇKP şeytana bağlı. İnanç sahibi grupları baskı altında tutuyor ve insanların tanrıya inanmalarını yasaklıyorlar. Ancak herkesin inanç özgürlüğü hakkı olmalı!” dedi.

Carl Çin'i ziyaret etmişti ve uygulayıcıların "Organ toplamayı durdurun" mesajının yer aldığı pankartlar sergilediğini gördü. Şöyle dedi: "Bunun gerçekten Çin'de gerçekleştiğini anlıyorum, Yeni Zelanda'daki pek çok insan muhtemelen bunun farkında değil, böyle bir şeyin gerçekten olduğuna inanmayabilirler. Çin'deyken baskıyı hissedebiliyordum, rejimin zulmü korkunç."

Çift, Falun Gong'un öğrettiği “Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü” değerlerini sevdi. Uygulayıcılara şunu söylemek istiyorlardı: "Harika bir iş yapıyorsunuz, uygulayıcılar için dua edeceğiz. Umuda tutunmalısınız. Tanrı herkesi sever, bu zulüm tanrının istediği bir şey değil."

Sizi Tüm Kalbimizle Destekliyoruz

Tim Saxton, Falun Gong'u desteklediğini söyledi.

Bay of Plenty'den Tim Saxton, bir yangınla mücadele sistemi kurulum işini yönetiyordu. O, Falun Gong'u övdü ve uygulayıcıların faaliyetlerini destekledi.

Şöyle dedi: “Ayağa kalkıp onlara (ÇKP) karşı çıkacak kadar cesur ve dikkat çekicisiniz. Biz Yeni Zelanda'da büyüdük ve burası Komünist Çin'den farklı bir ülke, bu nedenle rejimin kontrolünü ve baskısını anlamak zor. Para karşılığında insanların organlarını satıyorlar; bu çılgınca ve inanılmaz.”

Sözlerine şöyle devam etti: “Ben ve ailem faaliyetlerinizi tamamen destekliyoruz. Falun Gong muhteşem; Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü her birimizin ihtiyacı olan şeyler.”

Ayrılmadan önce şöyle dedi: “Eğer mücadele etmeyi bırakırsanız asla kazanamazsınız. Yaptığınız şeyi yapmaya devam etmelisiniz. Harikasınız ve cesursunuz. Sizi tüm kalbimizle destekliyoruz."

Asla Umudunuzu Kaybetmeyin

Auckland ulaştırma departmanında çalışan Gurkirat Singh, uygulayıcıların sık sık şehir merkezinde ve Newmarket ticari bölgesinde egzersizleri yaptığını gördüğünü söyledi. Barışçıl olduklarını düşünüyordu.

“Falun Gong'un dayandığı Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü değerleri, insanların yüzde 100 ihtiyaç duyduğu değerler. Çocuklar dahil hepimize faydası var.”

Çin'deki zulmü öğrendiğinde şöyle dedi: “Bu tamamen insanlık dışı. Sanırım onlar (ÇKP) insanları kontrol etmek istiyor çünkü bu yolda (xiulian) yürüdüğünüzde ve yaşamın anlamını gerçek anlamda anladığınızda, sizi kontrol etmelerinin hiçbir yolu olmayacak çünkü buraya ne için geldiğinizi biliyorsunuz.

"Herkes bu zulme karşı ayağa kalkmalı, bu konu uluslararası alanda tartışılmalı ve Yeni Zelanda hükümeti de endişelerini dile getirmeli."

Son olarak uygulayıcıları şöyle cesaretlendirdi: “Şu anda yaptığınız şeyi yapmaya devam edin, size başarılar diliyorum. Hiçbir zaman umudunuzu kaybetmeyin, bir gün bu zulmün son bulmasını yürekten diliyorum.”

Yoldan Geçenler Egzersizleri Öğrenerek Huzuru Buldu

Mehtab (sağda) egzersizleri özenle öğrendi.

O gün birçok kişi egzersizleri öğrendi. İranlı Mahtab ise kaygı nedeniyle odaklanmakta zorluk çektiğini ve sürekli durumunu değiştirmek istediğini söyledi. Ailesi ona meditasyon yapmayı denemesini önermişti.

O gün bu kadar çok uygulayıcının egzersizleri yaptığını görünce etkilendi ve heyecanla şunu söylemekten kendini alamadı: "Vay be! Çok güzel ve ilgimi çekiyor. Bu insanlar o kadar sakin görünüyor ki ben de onlara katılmak istiyorum.”

Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü değerlerinin mükemmel olduğunu düşündü ve egzersizleri hemen orada öğrendi. “Herkes egzersizleri birlikte yaptığında enerji alanı güçlü oluyor. Bu beni huzurlu hissettiriyor.”