(Minghui.org) Yirmi yılı aşkın uygulama yolculuğuma baktığımda, iki cümleyle özetleyebilirim: “Fa’yı okuyordum ama Fa’yı gerçekten elde edemiyordum; egzersizleri yapıyordum ama gong elde edemiyordum.” Aşağıda, Fa’yı ciddiyetle çalışmaya başladıktan sonra yaşadığım değişiklikleri paylaşıyorum, umarım bu paylaşımım diğer uygulayıcılar için de bir teşvik olur.

Gözlerim Artık Bulanık Görmüyor

Uzun bir süredir, biraz kitap okuduktan sonra gözlerimde bulanıklık başlıyor, harfleri net seçemez hâle geliyordum. Sık sık gözlerime şöyle soruyordum: “Niye bulanıyorsun? Sonuçta senin baktığın Buda Fa değil mi? Bir cennetsel kitap değil mi? Okudukça daha da net görmen gerekmez mi, nasıl olur da bulanırsın?” Bazı zamanlar, yazıları tekrar görebilmek için gözlerimi bir süre kapatmam gerekiyordu. Çevremde birçok uygulayıcının Fa’yı yazarak kopyaladığını gördüm, ben de yapmak istedim; ama gözlerim aklıma geldikçe, içimde büyük bir çaresizlik ve üzüntü beliriyordu. Derken bir gün, bu seneki Çin Fahui’de paylaşılan “Öğretileri Ezberledikten Sonra İnanılmaz Değişimler” başlıklı makaleyi dinledim. Orada şöyle bir ifade vardı:

“Bendeki başka bir sorun da şuydu: Birinci dersi (Zhuan Falun’daki ilk bölümü) ezberlerken çok rahattım ama ikinciye gelince işler o kadar iyi gitmiyordu. Sonra fark ettim ki meğer ben birinci dersi ezberlerken ‘hızla mekanik bir şekilde’ ilerliyormuşum; çoğu zaman kalben öğrenmiyormuşum. O zaman bu durumda ezberleyen kim? Gerçek “bilincim” mi, yoksa yardımcı “bilincim” mi?”

Bu sözler beni derinden sarstı. Aslında ben de Fa’yı ezberlerken “günde bir dersi ezberledim” diyordum; Fa’yı okurken de çoğu kez bir saatte iki ders okuyacak kadar hızlı gidiyordum. Peki acaba bu sürede Fa’ya gerçekten ne kadar “kalben” dâhil oluyordum? Büyük ihtimalle okuduğum hâlde Fa’yı tam elde edemiyordum.

Bunun üzerine kendimi toparladım. Fa’yı çalışırken, her bir harfi tek tek, dikkatle okuyorum; ne miktara ne de sayıya takılıyorum. Farkına varmadan, gözlerimdeki bulanıklığın ortadan kaybolduğunu gördüm. Hatta bazı satırlarda harflerin büyüdüğünü bile hissediyorum.

Fa’yı Çalışırken Sesli Okuyabiliyorum

Genelde tek başıma Fa’yı çalışırken, içimden okuyordum. Çünkü iki satırdan fazla sesli okursam, nefesimin yetmediğini hissediyordum.

Ancak Fa’da Shifu’nun şu sözlerini okudum:

“Benim kitaplarımdaki her karakter, yüzeysel seviyede bakıldığında birer Falun’dur; daha derin seviyede ise benim Fa bedenimdir. Karakterlerin yan bileşenleri (偏旁) bile tek başlarına Fa’nın tezahürlerine sahiptir. Onları ağzınızla telaffuz ettiğinizde ise bu durum farklı bir etki yaratır. Pek çok kişi oldukça iyi gong geliştirdiği için, ağızlarından çıkan her karakterin bir formu var ve ağızlarından çıkanların hepsi Falun’dur.” (Pekin Falun Dafa Asistan Toplantısı’nda Fa'nın Öğretilmesi) 

Hepsi Falun ise, ne kadar harika! Ben de sesli okumak istiyordum; fakat denediğimde, kısa süre sonra sesim kesiliyor, nefesim yetmiyor, okuyamıyordum.

Ancak Fa’yı ciddiyetle çalışmaya başladıktan sonra, ne kadar süre okursam okuyayım, sesli okumayı sürdürebildiğimi fark ettim. Artık nefes darlığı yaşamıyorum, sesim de yetiyor.

Fa Çalışırken Uyuklamıyorum

Genelde Fa çalışma saatimi akşam altıdan önceye ayarlıyordum. Çünkü gece Fa’yı çalışırken sık sık uykum geliyor, gözlerimi kapatır kapatmaz uyuyakalıyordum. Sonra yeniden okumaya başlıyor, yine gözlerim kapanınca uyuyordum. Bu şekilde, bir dersi okumak bazen dört-beş saatimi alıyordu.

Ciddiyetle Fa’yı çalışmaya başladığımdan beri, akşamları kitap okurken de artık uykum gelmiyor, tam tersine okudukça daha da zinde hissediyorum.

Egzersiz Yaparken Shifu’nun Komutlarını Duyabiliyorum

Daha önce, ikinci ve beşinci takım Falun Dafa egzersizlerini yaparken sık sık dikkatim dağılıyordu. Biraz sakinleşsem, aklıma olmuş ya da olmamış türlü türlü olaylar geliyor, dalıp gidiyordum. Hatta bazen öyle sinirleniyordum ki kendimi toparlayamıyordum. Shifu’nun sesli komutlarını duymuyordum bile. İkinci takım egzersizi yaparken, kimi zaman hangi hareketi yapıyor olduğumu bile unutuyordum. Beşinci takım egzersizde ise bazen tek bir pozisyonda takılıp kalıyordum.

Fa’yı ciddiyetle çalışmaya başladıktan sonra, egzersiz yaparken artık zihnim o kadar dağılmıyor. Shifu’nun sesli komutlarını da çok net duyuyorum.

Doğru Düşünceler Gönderirken Ana Bilincimi Güçlendirebiliyorum

Önceden, doğru düşünceler gönderirken, adeta sadece formülü okuyor sonra “Tamam, bitti” deyip günlük işlere dönüyor gibiydim. Ayrıca sık sık uyuyakalıyor, her seferinde pişman oluyordum; ama sonraki doğru düşünceler gönderme sırasında yine aynısı oluyordu.

Fa’yı ciddiyetle çalışmaya başladıktan sonra, zihnim biraz sapacak gibi olsa bile hemen durdurabiliyorum. Artık ana “bilincim” uyuşuk veya uykulu değil, kendime hâkim olabiliyorum.

Sabah Erken Kalktığımda Kendimi Yorgun Hissetmiyorum

Sabah egzersiz yapmak için alarmımı 3:10’a kuruyorum. Daha önceleri, alarm çaldığında yorgun uyanıyor, genellikle yatakta biraz geriniyor, öyle kalkabiliyordum. Bazen de alarmı duyduğum hâlde vakti geçiriyordum.

Fa’yı ciddiyetle çalışmaya başladıktan sonra, alarmı duyar duymaz hemen kalkıyorum ve hiç yorgunluk hissetmiyorum. Eskiden kemiklerim, etlerim ağrır gibi olurdu; şimdi öyle bir ağrı da kalmadı.

Fa’yı ciddiyetle çalışmak gerçekten harika!

Orijinal Çince makale