(Minghui.org) Doğruluk, kesinlik ve tarafsızlık, gazetecilik etiğinin temel taşlarıdır. Ancak bir medya kuruluşunun bakış açısı, Çin Komünist Partisi (ÇKP) gibi maddi çıkarlar tarafından etkilendiğinde değişebilir. The New York Times’ın Falun Gong’a yönelik zulmü yıllar içinde nasıl ele aldığını inceleyerek bu değişimi gözlemlemek mümkündür.

The New York Times, 25 Nisan 1999'da Pekin'de Falun Gong uygulayıcılarının gerçekleştirdiği barışçıl itirazı haber yapan ilk gazetelerden biriydi. 27 Nisan 1999 tarihli “Pekin’de: Sessiz Protestocuların Gürültüsü” başlıklı haberine göre uygulayıcılar sessiz ve barışçıldı ve “…Hükümetin 70 milyon uygulayıcı olduğu yönündeki tahmini, 1,2 milyar nüfusa sahip bir ülkede büyük bir grubu temsil ediyor.”

Falun Gong uygulayıcıları 7 Ekim 1999'da Birleşmiş Milletler Muhabirler Derneği'nde (UNCA) bir basın toplantısı düzenlediğinde, The New York Times bunu haber yaptı. Uygulayıcıları etkinliğe davet eden UNCA başkanı Erol Avdovic’e göre, Birleşmiş Milletler'deki bir Çin heyeti sözcüsü basın toplantısının ertelenmesini veya iptal edilmesini talep etti ancak bu talep reddedildi. 1948'de kuruluşundan bu yana UNCA, ÇKP’nin en çok korktuğu şey olan ifade özgürlüğünü teşvik etmektedir. ÇKP'nin Falun Gong'u karaladığı Çin'de, insanlar sadece uygulamaya yönelik iftiraları duyabiliyor. Gerçeğin zamanında gösterilmesi, halkın bilgi edinme hakkı ve Falun Gong uygulayıcılarının insan haklarını korumak açısından son derece önemlidir.

21 Ocak 2000'de The New York Times, Zhoukoudian Psikiyatri Hastanesi'nde 50'den fazla Falun Gong uygulayıcısının alıkonulmasıyla ilgili kapsamlı bir haber yayımladı. AFP’ye konuşan hastane yakınındaki bir karakolda görevli Yang Yang adlı polis memuru, bu uygulayıcıların hasta olmadığını, aksine “yeniden eğitime” tabi tutulmak üzere orada tutulduklarını söyledi. The New York Times’ın haberi, ÇKP’nin Falun Gong uygulayıcılarını baskı altına almak için psikiyatri hastanelerini kullanma yönündeki kötü niyetini açığa çıkardı.

2001 yılında, The New York Times, Çin hükümetinin siyasi yöntemler kullanarak Falun Gong uygulayıcılarını ve muhalifleri bastırmak amacıyla onları psikiyatri hastanelerine gönderdiğini belirten bir araştırma raporuna yer verdi. Benzer vakalar hızla gün yüzüne çıktı ve uluslararası insan hakları örgütlerinin dikkatini çekerek eleştirilerine neden oldu.

Şubat 2000’de The New York Times, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın 1999 İnsan Hakları Raporu’nun Çin’e odaklandığını bildirdi. Ayrıca, Clinton yönetiminin 6 Mart 2000’de Cenevre’deki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konferansı’nda Çin’in insan hakları sicilini kınama kararı almasının ardından, Çin’in sık diplomatik ve geleneksel yöntemler kullanarak eleştiriden kaçınmaya çalıştığını vurguladı.

21 Eylül 2005’te The New York Times, Çin’deki adli adaletsizlik üzerine bir haber yayımladı ve ülkedeki yaygın işkence vakalarına ve insan hayatına duyarsızlığa dikkat çekti. Habere göre, Çin’de hukuk, halkın haklarını korumak yerine bir korku kaynağı haline gelmişti.

The New York Times, birkaç yıl boyunca Falun Gong’u takip etti ve olumlu şekilde haber yaptı. ÇKP’nin Falun Gong’a yönelik zulmü ve uygulayıcıların insan haklarına yönelik ciddi ihlaller hakkında ABD Kongresi raporlarını yayımladı. Ayrıca, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkesine inanan Çinli vatandaşların maruz kaldığı zulümle ilgili gerçek bilgileri dünyayla paylaştı. ÇKP bu haberlerden hoşlanmadı.

Dramatik Değişimler

2006 yılında, ABD’deki yetenekli bir grup Falun Gong uygulayıcısı, Çin’in 5.000 yıllık kültürünü yeniden canlandırmak amacıyla New York’ta Shen Yun Gösteri Sanatları topluluğunu kurdu. Shen Yun’un Çin’in geleneksel kültürünü sergilemesi, görünüşe göre ÇKP’yi rahatsız etti.

Shen Yun Gösteri Sanatları ABD merkezli olduğu için ÇKP onu doğrudan bastıramaz veya kapatamazdı. Bunun yerine, yurt dışındaki medya kuruluşlarını, yetkilileri ve suç unsurlarını rüşvetle etkilemek, Çin konsolosluklarını kullanarak doğrudan müdahale etmek ve Shen Yun’un her yönüne sorun çıkarmak için harekete geçti. ÇKP ajanları, taciz, şiddet tehdidi, asılsız suçlamalar ve turne otobüslerine sabotaj gibi yöntemlerle Shen Yun’a karşı kampanya yürüttü. Shen Yun’u durdurma girişimlerinde ÇKP, suç faaliyetlerini giderek genişletti.

2008’de The New York Times, Shen Yun gösterileri hakkında haber yaparken keskin bir üslup değişikliğine gitti. Ancak tek taraflı ve yanlış haberler—ÇKP medyasını andıran bir tarzda—ABD’de pek kabul görmedi. Çünkü burada insanlar farklı görüşlere erişebiliyor ve medyanın yönlendirmesine kolayca kapılmıyor.

Aslında, The New York Times’ın yanlı haberleri Amerikalıların merakını uyandırdı ve birçok okuyucuyu Shen Yun’u izlemeye yönlendirdi. New Jersey’de doktor olan Angus, gösteriyi izledikten sonra “Bu gösteriyi gerçekten çok beğendim ve The New York Times’taki makale güvenilir değildi” dedi. Ayrıca şovdaki şarkılar, danslar, koreografi ve hikâyelerin hepsinin çok iyi olduğunu, performansların makalede anlatılandan çok daha etkileyici olduğunu belirtti.

The New York Times’ın makalesi, kamuoyunun ÇKP’nin etkisini görmesini sağladı ve perde arkasındaki ilişkilerini açığa çıkardı. Sonraki yıllarda Falun Gong hakkında olumlu haberler yapılsa da bir kez ÇKP’nin dünya görüşünü benimseyenlerin bundan kurtulması zor oluyor. 2014 yılında The New York Times, Çinli iş adamı Chen Guangbiao’ya Falun Gong’a iftira atması için bir platform sundu. The New York Times’ı satın alma bahanesiyle Chen, New York’ta düzenlediği bir basın toplantısında, 13 yıl önce gerçekleşen sözde kendini yakma olayını yeniden gündeme getirdi. Bu olay, ÇKP tarafından Falun Gong’u karalamak ve zulmü haklı göstermek için sahnelenmişti.

Falun Gong hakkında yapılan küçük bir araştırma, uygulamanın intiharı açıkça yasakladığını, insanlara iyi olmayı ve hayatı değerli görmeyi öğrettiğini gösterir. Buna karşılık, ÇKP insan hayatına çok az değer verir ve siyasi kampanyaları sırasında on milyonlarca Çinliyi öldürmüştür. Ancak, ÇKP'nin sunduğu teşvikler karşısında The New York Times etik standartları bir kenara bıraktı ve vicdanını sattı.

Çinli iş adamı neden başka bir medya kuruluşu yerine The New York Times’ı satın alıyor gibi davrandı? The New York Times, ÇKP’nin etkisi altında kaldığından, rejimin bu gazeteyi propaganda aracı olarak kullanması daha kolay olmuş olabilir.

7 Temmuz 2020’de The New York Times, ÇKP’nin sansür duvarını aşmak için Falun Gong uygulayıcıları tarafından geliştirilen yazılımları eleştirerek bir kez daha ÇKP’nin sözcüsü gibi davrandı. Gazete, eski CNN Pekin Büro Şefi Rebecca MacKinnon’un sözlerine atıfta bulunarak, yazılımın rolünü küçümsemeye çalıştı. Ancak bu iddia gerçeklerle örtüşmüyor. Eğer bu yazılım gerçekten etkisizse, ÇKP neden büyük meblağlar harcayarak bir internet sansür duvarı inşa etti? Neden Çin’de interneti ve WeChat’i sansürlemek ve ülkenin gerçek durumunu ortaya koyan haberleri silmek için bu kadar para harcıyor? ÇKP’nin eylemleri, bu tür yazılımların sansürü aşmada ne kadar önemli bir rol oynadığını açıkça gösteriyor.

Eşi Benzeri Görülmemiş Sızma

2020’nin sonunda ÇKP, 19. Ulusal Kongre kapsamını genişleterek medya ve sosyal medya eğitimlerini artırdı ve The New York Times da dahil olmak üzere beş büyük medya kuruluşunun Çin’e seyahat masraflarını karşıladı. ÇKP’nin yöntemlerine aşina olanlar, bu **"Çin Gezisi"**nin aslında bir tür rüşvet ve manipülasyon olduğunu bilir. Kendi çıkarlarına körü körüne odaklanan The New York Times, insan haklarını unutmuştu.

2024 yılında The New York Times, altı ay içinde Shen Yun ve Falun Gong’a iftira atan sekiz makale yayımladı. Peki, bu haberler gazetenin "tarafsız" ve "korkusuz ve ayrıcalıklı olmadan haber yapma" ilkeleriyle örtüşüyor mu?

Maddi çıkarlara körü körüne bağlananların manevi uygulamaları anlaması kolay olmayabilir. Falun Gong uygulayıcıları Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini takip eder ve ÇKP’nin terör taktiklerine rağmen inançlarını koruyarak yirmi yılı aşkın süredir zulme dayanabilmişlerdir.

Çinlilerin çoğu, ÇKP’nin teşvikleri, tehditleri ve şiddetli baskıları nedeniyle ona boyun eğmiştir. Uluslararası toplumdaki devlet başkanları ile önemli siyasi, ekonomik ve kültürel kurumlar da ÇKP’nin sızma, yıkım, birleşik cephe politikaları, sınırsız savaş taktikleri ve diğer kötü yöntemlerini durduramamıştır.

The New York Times, ABD’nin en önde gelen gazetelerinden biri haline gelmiştir, çünkü gazetenin ilk sahibi, 1896 yılında iflasın eşiğindeyken belirlenen haber ilkelerine sadık kalmıştır: “Haberleri tarafsız bir şekilde, korkusuzca ve ayrıcalık gözetmeden, herhangi bir partiye, mezhebe veya çıkara bağlı kalmadan sunmak.”

Peki, The New York Times bugün kimin elinde? Bu gazeteyi tarafsız habercilik ilkelerinden vazgeçiren, komünizmin ruhunu benimsemesine neden olan ve halkın güvenini kaybetme riskini göze aldıran kim?

Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü evrensel değerlerdir. Falun Gong’un kurucusu Bay Li Hongzhi, bu değerlere uyanların iyi insanlar olduğunu, bunlardan sapanların ise olmadığını açıklamıştır. Her birey, gerçekleri kendisi değerlendiriyor ve hangi yolu seçeceğine karar veriyor. Masumlara zulmetmek için ÇKP’ye yardım edenler de dahil olmak üzere kötülük yapmaya devam edenler, sonunda ilahi adalet karşısında eylemlerinin hesabını vereceklerdir.

Orijinal Çince makale