​[Dünya Falun Dafa Günü Kutlaması] Shifu Gerçekten Yaşamları Kurtarıyor

(Minghui.org) 88 yaşındayım ve 27 yıldır Falun Dafa uyguluyorum.

Hebei Eyaletindeki bir köyde fakir bir ailede doğdum. Ortaokuldayken derslere nadiren katılırdım çünkü "Büyük İleri Atılım" dönemiydi ve herkes çelik üretimiyle uğraşıyordu. Sağlığım kötüleşti, çünkü zamanımın çoğunu çelik üreterek geçirdim. İşitme kaybı yaşadım ve okulu bıraktım. O zamanlar köylüler çok fakirdi ve çoğu açlıktan ölüyordu. Diğer köylere ailelerimizle birlikte yiyecek dilenmeye gittik. Yerel köylülerin ve akrabalarımızın yardımı sayesinde hayatta kaldık.

Ailemiz köyümüzde geçimini sağlayamadığı için İç Moğolistan'a gittim ve bir akrabamın yanında kaldım. İlçede yeni işçi alımı yapan yeni bir proje vardı ve kabul edildim. Yeni gelenlerin çoğu açlıktan kaçmak için taşınan başka yerlerdendi. İşçiler yeterli yiyecekleri olmadığı için çalışmakta zorluk çekiyorlardı. Fabrika, un, toz haline getirilmiş karabuğday samanı ve şeker pancarı yapraklarından oluşan bir gıda ikamesi üretmeye başladı. Sindirimi zordu ve giderek şiddetlenen mide ağrısı çektim. Sonunda hiçbir şey yiyemez oldum, bu yüzden kontrol için başka bir şehirdeki büyük bir hastaneye gittim. Mide ülseri teşhisi kondu. Doktor, olası mide delinmesini önlemek için acil tedavi için hastaneye yatırılmam gerektiğini söyledi. Hiç param yoktu ve hastanede kalmayı göze alamadım. Biraz ilaç aldım ve eve gittim. Aynı zamanda başka hastalıklardan da muzdariptim, ancak genç olduğum için hayatta kaldım.

"Qigong ateşi" kısa sürede Çin'i kasıp kavurdu ve her türlü qigong uygulaması ortaya çıktı. Hastalıklarımı iyileştirmek için birkaç kitap aldım ve belirli bir qigong uygulamaya başladım ancak etkili olmadı. 1998 yılında, ilçe merkezindeki bir arkadaşımı ziyaret ettim. Duvarında Falun Dafa egzersizlerinin büyük bir posteri asılıydı. Dikkatlice okudum. Arkadaşım bana Zhuan Falun’un bir kopyasını verdi ve "Bu kitap çok iyi ve inanılmaz sağlık yararları var. Lütfen dikkatlice oku." dedi.

Eve varır varmaz kitabı açtım. İlk dersin ilk bölümünü okumayı bitirdiğimde kendimi çok rahatlamış hissettim. Daha önce hiç böyle hissetmemiştim. Kitabın yarısını bitirdiğimde ne kadar değerli olduğunu fark ettim ve kitabı elimden bırakamadım. Vakit buldukça okudum. Kitabı okumayı bitirdiğimde, mide ağrım geçmişti. Gözyaşlarına boğuldum. Bu uygulama muhteşemdi. Tek bir kuruş harcamadım ama yine de tüm hastalıklarımdan kurtuldum. Çok mutluydum. Sonunda insanların hayatlarını gerçekten kurtaran Shifu’yu bulmuştum ve Falun Dafa uygulamaya karar verdim.

Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini izleyerek iyi bir insan olmam gerektiğini ve kişisel çıkarları hafife almam gerektiğini anladım. Haksızlığa uğradığımda katlanmam gerekti. Başkalarıyla tartışmamalı veya kavga etmemeliyim. Nerede eksik kaldığımı bulmak için içime bakmalıyım. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu kolay olmuyordu. Kişisel çıkarlarım veya diğer takıntılarım söz konusu olduğunda dayanmak benim için zordu. O zamanlar, Shifu’nun Zhuan Falun’da söylediklerini hatırlardım,

“Bir uygulayıcı olarak her şeyden önce yapmanız gereken ilk şey, "size vurulduğunda veya hakaret edildiğinde karşılık vermemektir" -dayanmak zorundasınız.” (Dokuzuncu Ders, Zhuan Falun)

“Dayanması çok zor olduğunda dayanabilirsin. Yapılması imkânsızmış gibi göründüğünde yapabilirsin.” (Ders Dokuz, Zhuan Falun)

Kendime her zaman bir uygulayıcı olduğumu hatırlatırım. Aile üyelerim bendeki değişiklikleri gördüler ve hepsi Falun Dafa uygulamamı destekliyorlar.

Falun Dafa Hayatımı Değiştirdi

Falun Dafa uygulamaya başladıktan sonra hastalıklardan kurtuldum ve hayatım değişti. Merhametli Shifu’muz beni her zaman korudu, böylece sıkıntıları aşabildim ve zorlukların üstesinden gelebildim. Karmamı ödedim ve seviyem yükseldi. Hikayelerimden bazılarını sizinle paylaşmak istiyorum.

Bir gün, taze soğan kurutmak için kızımın evinin çatısına çıktım. Dikkatsiz davrandım ve düştüm. Birkaç kaburgam kırıldı. Kızım evin içinde bana yardım etti. Meditasyon yaptım ve Shifu’dan beni güçlendirmesini rica ettim. Hiç acım yoktu. Mucizevi bir şeydi.

Kızım benim için endişelendi ve kontrol için hastaneye gitmemi istedi. Ona iyi olduğumu ve acı çekmediğimi söyledim. Benim için endişelenmemek için muayene olmam konusunda ısrar etti. Bunun Fa’yı onaylamak için iyi bir fırsat olduğunu düşündüm ve hastaneye gittim. Muayenede iki kaburgamın kırıldığı görüldü. Doktor hastanede kalmamı istedi. Hiç ağrım olmadığını ve hastaneye yatırılmam gerekmediğini söyledim. Kızım da ağrım olmadığını doğruladı. Doktor, iki kaburgam kırık olmasına rağmen ağrım olmamasına şaşırdı. Bu Falun Dafa'nın gücüydü!

Başka bir seferinde, oğlumun evini inşa ederken ona yardım ediyordum. Çatıdan düştüm ve ayak parmağım kırıldı. Ama bu beni durdurmadı ve çalışmaya devam ettim. Ayağım o kadar şişmişti ki o gece çorabımı çıkaramadım. Ama şişlik ertesi gün geçti. Kısa sürede iyileştim.

Çin’in güneyinde yaşayan kızımı ziyarete gittim. Fabrikasını temizliyordum. İşitme engelli olduğum için bir arabanın geçtiğini fark etmedim. Araba ayağımın üzerinden geçti ve beni iki metre sürükledi. Yoldan geçen biri beni gördü ve şoföre bağırdı. Araba durdu. Bir işçi beni acil tedavi için hastaneye gönderdi. Doktor çorabımı kesti ve bir ayağımdaki tüm parmakların kırıldığını gördü. Beni tedavi etti ve bana serum verdi. Ama hiç ağrım yoktu. Bir gece hastanede kaldım ve sonra eve geldim. Kısa sürede iyileştim. Fabrika işçileri beni görmeye geldi ve onlara Falun Dafa'dan bahsettim.

Bir yıl, yeğenimin koyun ahırı için bir duvar yapmasına yardım ettim. Her sabah beni almaya gelirdi. Bir gün evden ayrılmadan önce arabasının motorunun ses çıkardığını duydum. Sesler başımı ağrıttı. Ona arabasının motorunda bir sorun olduğunu söyledim. Motorda bir sorun olmadığını söyledi. Ona sesler duyduğumu söyledim. Birdenbire farkına vardı ve "Amca, sen duyabiliyorsun!" dedi. Alçak sesle konuşmasını istedim. Söylediği her şeyi açıkça duyabiliyor ve ona cevap verebiliyordum. Tekrar duyabiliyordum! İnanılmazdı. Falun Dafa'nın birçok mucizesine tanık oldum.

Geçtiğimiz 27 yıldır hiçbir ilaç kullanmadım ve sağlığım yerinde. Seksenli yaşlarımda kızım ve kocasıyla Tai Dağı'na tırmandım. Dağa tırmanırken aynı anda Fa’yı da ezbere okudum. Bazen bir seferde iki adım yürüdüm ve hiç yorulmadım. Damadımdan önce zirveye ulaştım.

Ömrümde Falun Dafa'yı uygulamak benim için büyük bir onur. Kurtarışınız için teşekkür ederim, Shifu!

Umarım İnsanlar Gerçeği Öğrenir

Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) o zamanki başkanı Jiang Zeming, 1999 yılında Falun Gong'a karşı acımasız bir zulüm başlattı. Birçok insan ÇKP'nin olumsuz propagandasıyla yanlış yönlendirildi. Onlar Falun Dafa'yı uygulamadılar ve gerçeği bilmiyorlardı. Ama ben öğrendim ve gerçeği biliyorum. Falun Dafa'dan fayda gördüm ve gücüne tanık oldum. Arkadaşlarıma, akrabalarıma ve çevremdeki insanlara gerçeği açıklamalıyım ki, artık ÇKP'nin yalanlarıyla yanlış yönlendirilmesinler.

Gerçeği açıklayan bildiriler ve broşürler dağıtmaya başladım. "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" yazılı pankartlar astım.

İyi eğitimli bir erkek kardeşim var. O, bir öğretmendi ama ÇKP'nin anti-sağ hareketi sırasında "devrim karşıtı" olarak etiketlendi ve on yıl zorunlu çalışmaya mahkûm edildi. Sonunda aklandı. Ona gerçekleri açıkladım. Zhuan Falun'u okudu ve iyi bir kitap olduğunu söyledi. Fakat, Falun Dafa'yı uygulamadı çünkü zulüm göreceğinden korkuyordu.

ÇKP, Falun Dafa'ya 26 yıldır zulüm ediyor ve durmadı. Kendimize şu soruyu sormalıyız, neden bu kadar çok insan yapımı felaket ve doğal afet var?

Shifu bize şunu öğretti,

“İnsanlarda erdem kalmadığında doğal afetler ve insanların kendi yarattığı müsibetler fazlasıyla çok olacaktır. Dünyada erdem kalmadığında her şey çürüyecek ve dökülecektir. Cennet Tao'dan saptığında yeryüzü yarılacak, gökyüzü yıkılacak ve evrenin tamamı boş olacaktır. Fa doğru olduğunda, evren doğru olacaktır. Canlılık gelişecek, cennet ve dünya istikrarlı olacak ve Fa sonsuza dek varolacaktır.” (“Fa Doğru Olduğunda,” Daha İleri Yükselmeler İçin Esaslar)

(Minghui.org'da 2025 Dünya Falun Dafa Günü kutlamaları için seçilmiş gönderi)

Orijinal Çince makale