(Minghui.org) Son bir-iki yıldır kendimi garip bir uygulama durumunda buldum. Çin Komünist Partisi tarafından Falun Dafa’ya uygulanan zulüm hakkında başkalarını bilgilendirmek ve bundan etkilenenleri kurtarmaya yardımcı olmak için güçlü bir istek duyuyordum. Ancak merhametimin eksik olduğunu görüyordum. Bir zamanlar sahip olduğum aciliyet duygusuna sahip değildim ve sık sık tanıdıklarıma, akrabalarıma veya yabancılara karşı geliştirdiğim olumsuz düşüncelerle mücadele ediyordum.

Acaba hala kendime ‘uygulayıcı’ diyebilecek yeterliliğe sahip miydim? Bunun nedeni çok uzun süre zulüm görmem miydi acaba? Zulüm sırasında çok fazla kötü muameleye maruz kaldım, dövüşmeye zorlandım ve hepsi de beni yok etmeyi amaçlayan birçok çirkin şeyle karşılaştım.

Bu dönemde Fa’yı çalıştım ancak anlamını kavramakta zorlandım. Fa’yı birçok kez ezberledim, ancak yine de hiçbir anlayışa ulaşamadım. Egzersizleri uyguladıktan sonra kendimi enerjik ve hafif hissetmek yerine yorgun hissettim. Zaman zaman zulüm hakkındaki gerçeği açıklamaya çalıştım, ancak ne yaparsam yapayım, olumsuz düşünceler beni bunaltmaya devam etti. Yüz ifadem bile acılı ve üzüntülü görünüyordu; kelimelerle anlatılamayacak kadar perişandım!

Shifu’nun “Bir Uyanış Çağrısı” adlı makalesini birçok kez okuyup ezberleyene kadar önemini gerçekten kavrayamadım. Ardından olumsuz düşüncelerimin zincirlerinin kırıldığını hissettim. Sonunda olumlu düşünceler yüzeye çıktı ve özgüvenim geri geldi. Son iki yıldaki durumumu düşündüğümde, zulümle karşılaştığımdan beri en dikkat çekici sonucun, sürekli bir şekilde olumsuz düşünme eğilimim olduğunu fark ettim. 

Bu his kişiliğimde çocukluğuma uzanan, derin köklere sahipti. Etrafımda mesafeli, sessiz ve küskün, olumsuz bir alan yaratıyordu. Ancak, Dafa’yı ilk edindiğim günden itibaren bu olumsuzluk ortadan kalkmıştı. Onun yerine huzurlu, sakin ve neşeli bir alan belirmişti. O zamandan itibaren kalbim iyi ve saf düşüncelerle dolmuştu. Kendimi herkese gülümserken buluyordum.

Shifu diyor ki:

“Uygulamanızı daima sanki yeni başlamışsınız gibi sürdürmeniz, sizi kesinlikle en nihai seviyenize götürecektir, denmesinin nedeni işte budur.” (2009 Uluslararası Büyük New York Fa Konferansında Fa’nın Öğretilmesi)

Sonra aklıma çok net bir fikir geldi: Sıradan bir insanın muhakemesine güvenmek yerine, kendimi Dafa’nın xinxing standardını takip etmeye zorlamalıydım. Bu standart, her düşünceye, söze ve eyleme rehberlik etmeliydi. Uygulayıcılar olarak bizler her zaman kendimizi giderek daha yüksek standartlarda tutmaya çalışmalıydık.

Olumsuz düşüncelerimin kaynağını inceledim ve bunların esas olarak zulmedenlere ve akrabalarıma karşı tutumumdan kaynaklandığını fark ettim.

Hapishanede karşılaştığım şiddetli zulüm ve işkence sırasında, nispeten iyi kalpli olarak kalmayı başardım ve kimseye karşı nefret beslemedim. Ancak yıllar sonra, yetkililerin tacizleriyle bu yaşadığım acı geçmiş gündeme gelmeye devam ettikçe, eski kinler yeniden yüzeye çıktı ve uygulamamın her yönünü etkiledi.

Meditasyon sırasında dinginliği bulmakta zorlanıyordum. Fa’yı ezberlerken sakinleşemiyordum ve hatta başkalarıyla etkileşime girdiğimde bile zihnim sürekli acı günlere geri dönüyordu. Zihnimin yoğun olduğu anlarda bana zulmedenlerin görüntülerini görmeye ve sözlerini duymaya devam ediyordum. Kendimi sanki beni tehdit eden parlak kılıçlar ve bıçaklarla karşı karşıya gibi hissediyordum. Belki de egzersizleri uyguladıktan sonra kendimi bu kadar bitkin hissetmemin sebebi bu olabilirdi.

Bu nedenle, bu olumsuz düşünceler ortaya çıktığında, onları hemen reddetmem gerektiğini kendime hatırlattım. Şöyle söyledim: “Sakin kalmalı ve olumlu düşünmeliyim. Bu insanlar ne kadar kötü olurlarsa olsunlar, onlar Dafa uğruna buradalar. Onlar Shifu’nun kurtarmak istediği hayatlar. Bu olumsuz düşüncelerin beni ele geçirmesine ve bu insanları benden uzaklaştırıp kurtuluş şanslarını kaybetmelerine neden olmasına asla izin vermemeliyim.”

Sonra akrabalarım var. Her şeye rağmen, zulme katılanlardan çok daha iyiler. Ancak yine de, kızgınlığımı dile getirmeye devam ediyordum. Onların eksiklikleri benim için kabul edilemezdi. Özellikle de beni dinlemeyi reddetmelerine tahammül edemiyordum. Hatta beni kandırarak bilgi almaya ve bana ihanet etmeye çalışan kişilere yardım ettiklerinde - en çok tahammül edemediğim şey buydu. Bu tür akrabaları ailem olarak tanımasam daha iyi olurdu! Ve düşüncelerim böyle devam ediyordu.

Bu olumsuz düşünceler tekrar ortaya çıktığında, kendimi onları bastırmaya zorluyordum: Akrabalarım en iyisidir. Onlara merhametle davranmalıydım. Bana yardım etmek için geldiler ve gerçekten de öyle yaptılar. En zor zamanımda, bana yardım eden aile üyelerim ve akrabalarım değil miydi? Onlar Falun Dafa uygulayıcıları değiller; onlardan çok fazla şey bekleyemem. Onlara yardım etmek için ne yaptım ki? Neden şikâyet ediyorum o zaman?

Beni dinlemiyorlarsa, bu sadece onlara gerçeği yeterince açık bir şekilde açıklamadığım anlamına gelir. Onları nasıl suçlayabilirim? Onlar benim zorluklarımı paylaşan akrabalarım. Hiçbir pişmanlık duymamalıyım! Bu olumsuz düşünceler olmasaydı, akrabalarımdan bazıları Dafa uygulama potansiyeline sahip olurdu.

Bunu yazarken, aile üyelerimi düşündükçe gözlerimden yaşlar geliyor. Haksız zulüm sona ermemişti ve “[Çin Komünist] Parti kültürü”nün zehirli etkisi devam ediyordu. Kendimi hâlâ Parti kültürünün yükünü taşırken buluyordum. Çatışma ve kızgınlık yaklaşımından vazgeçemiyordum. Şimdi artık kendi aileme karşı nasıl davrandığımdan ve verdiğim zarardan derin bir pişmanlık duyuyorum.

Eğer bir uygulayıcı “Parti Kültürü”nden kurtulmakta zorlanıyorsa, o zaman bütün gününü hükümet kurumlarının “Parti Kültürü”ne dalmış bir şekilde geçiren memurların bundan kurtulma olasılığı daha da düşüktür. Bu insanlar yüzeyde şık ve gösterişli görünseler de gerçekte acınası ve sefildirler.

Şikâyet edilecek başka ne var? Kızgınlık duyulacak başka ne var? Ben bir uygulayıcı olarak onlar gibi davranabilir miyim? Sonunda, bu olumsuz düşünceler yavaş yavaş kayboldu ve bulanıklaştı. Onları iz bırakmadan yok edeceğim, zihnimde sadece merhameti ve kurtuluşu bırakacağım.

Bir gün, bir uygulayıcının makalesini okurken kendimi düşündüm ve yıllarca uygulama yapmama rağmen, içimde hâlâ qi olduğunu fark ettim. Bu qi, xiulian uygulamasının temel düzeyinde, ince bir formda olsa da, gong durumunda veya enerjinin gerçek formunda değildi. Sabırsız ve çabuk konuşan biriydim ve öfkem alevlendiğinde, qi enerjim tarafından kolayca sürükleniyordum. Bu yüzden şimdi, söylediğim ve yaptığım her şeyde, bilinçli olarak konuşmamı yavaşlatmaya, tonumu yumuşatmaya ve qi enerjisinin beni alt etmesine izin vermemeye çalışıyorum.

Bir gün, telefonumun tekrar izlendiğini fark ettim. Her zamanki gibi, zulmedenlerle dolaylı olarak yüzleşmeye çalıştım, ancak beni alt ettiler. İçimde yükselen bir öfke dalgası hissettim, kalbim çarpıyordu ve olumsuz düşünceler yüzeye çıkmaya başladı. Bir yüzleşmeye hazırlanarak oturdum. O anda aniden konuşmamı yavaşlatmayı düşündüm, qi enerjisi tarafından tekrar manipüle edildiğimi fark ettim.

Shifu bize şunları söyledi:

“Belki de onun qi’si sizin hastalıklarınızı iyileştirir! Qi’nin, bir başka qi üzerinde hiçbir etkisi yoktur.”  (Zhuan Falun, Yedinci Ders)

Anında rahatladım ve kendime gülmeden edemedim. Saldırmayı bıraktım ve beni korkutmak istercesine beni izleyen kişi anında ortadan kayboldu. Telefonum hemen normale döndü.

Gerçekten de her şey sadece bir illüzyon! Ondan sonra kendimi yenilenmiş ve sakin hissettim. O gün her zamankinden farklı davrandım. Bilinçli zihnim kontrolü ele aldı ve olumsuz düşüncelerimi takip etmedim.

Bir Uyanış Çağrısı”nda Shifu, Dafa öğrencilerinin günlük davranışlarında uygulayıcı merhametini ve sevgisini sürdürmeleri gerektiğinden bahseder. Deneyimli bir uygulayıcı olarak ben de, Shifu’nun bu standartları derhal yerine getirmesini istediği kişilerden biriyim.

Bunun önemli olduğunu anlıyorum. Ayrıca şu anda Shifu’nun biz uygulayıcılardan istemiş olduğu uymamız gereken standartları karşılayamadığımın da farkındayım. Ancak ulaşmam gereken seviyeye ulaşmaya kararlıyım. Nihai hedefim, tamamen başkaları için yaşayan özverili bir varlık haline dönüşmektir. Fa-düzeltmesinin sona ulaşmış olan yolunda, Shifu’nun merhametini hayal kırıklığına uğratmayacağım. Canlı varlıkları veya kendimi hayal kırıklığına uğratmayacağım. Fa’nın standartlarını takip etmeye ve yolculuğumun son bölümünü iyi ve doğru bir şekilde yürümeye çalışacağım.

[Uygulayıcılar arasındaki rasyonel paylaşım, genellikle sadece o andaki uygulama durumumuza ait anlayışımızdır. Amacımız, birbirimize iyi niyetle fikir vermek ve beraberce gelişim sağlamaktır.]

Orijinal Çince makale